Röntgen
22 Mart 2021

Röntgen Nedir ? 

Röntgen tıpta kullanılan en temel tanı yöntemlerinden bir tanesidir. Wilhelm Conrad Röntgen tarafından 1895 senesinde tesadüfen bir deney sırasında tespit edilmiştir. Röntgen ışınları başlangıçta X ışını olarak adlandırılmıştır. Röntgen ışınlarının X ışını olarak adlandırılmasındaki temel sebep tüm özelliklerinin algılanamamasından kaynaklanmaktadır. X ışınları temel olarak alternatif şehir akımının yükseltilerek düz akım haline getirilmesinden ve bunun bir cam tüp içinde kapalı şekilde aktarılması esnasında anota çarpan elektronların enerjilerinin değişmesinden kaynaklanır. X ışınları düz akan ışınlardır. Bunlar yönlendirilir ve dokuların içlerinden geçmeleri sağlanır. Dokularda apsasyon, dokuların cinsine ve kalınlığına göre değişmektedir. Artık ışınlar eğer dijital röntgenlerse bir görüntü plağının üzerine düşerler. Eğer konvansiyoner grafilerse bir film üstüne düşerler ve böylece imaj oluşturulur. Başlangıçta tıbbi maksatlı kullanılan X ışınları günümüzde sanayide ve güvenlik konusunda kontrollerde de kullanılmaktadır. Hastanın dokularını açmadan, hastaya dokunmadan, ellemeden, hastayı rahatsız etmeden tanıya katkıda bulunan mucize ışınlardır röntgen ışınları.

rontgn2.jpgrontgrn.pngRöntgen Çeşitleri Nelerdir ?
 
Temel olarak X ışınları lugtan geçtikten sonra eğer bir röntgen filmi üzerine düşüyorsa bu konvensiyonel röntgen olarak adlandırılmaktadır. Eğer bir görüntü plağı üzerine düşüyorsa dijitalizasyon söz konusudur. Bir bilgisayar yardımıyla aynı görüntü ekrana verilmektedir. Konvensiyonel röntgende bir radyografi denilen bölüm vardır. Radyografilerde film kullanılmaktadır. Bir de floroskopi veya radyoskopi denilen bir kısım vardır. Floroskopi ve radyoskopi denilen kısımda hasta ışını aldıktan sonra bir flor plağının üzerine artık ışınlar çarpmakta ve bir parlama yapmaktadır. Günümüzde görüntü kalitesini arttırıcı bir takım aygıtların gelişmesiyle ve televizyon tekniklerinin ilerlemesiyle birlikte bunlar kayıt altına alınabilmektedir. Örneğin anjiyografiler bunlara örnek verilebimektedir. Anjiyografilerde radyopak madde damara verilmekte ve hareketli bir şekilde bu damardan bu ilacın akışı seyredilebilmektedir. Bu şekilde kayda alınan film daha sonra gönsterilebilmektedir. Konversiyonel direk radyografilere akciğer filmleri veya iskelet radyografileri örnek verilebilir. Radyoskopiler genellikle hareketli organların tetkiki için kullanılırlar. Radyografiler ise daha sabit organların tetkikleri için kullanılırlar.